Sanatçılar için konser vermek, kısmi bir zafer kazanmaktır. Sahneye çıkıp hayranlarınızla bir araya gelmek, enerji ve tutku ile doludur. Ancak birçok insan düşündüğünüzden daha zor bir iş olduğunu unutur. Konserden sonra, sanatçılar genellikle yoğun bir duygusal ve fiziksel zorluğun ortasında bulurlar kendilerini.
Konseri bıraktıktan sonra, çoğu sanatçı dinlenmeyi tercih eder. Genellikle bir konser sonrası parti veya toplantıya katılmak yerine, yalnız kalmayı ve kendilerine zaman ayırmayı tercih ederler. Bu, zihinsel ve bedensel olarak yeniden şarj olmalarını sağlar ve bir sonraki performanslarına hazırlanmalarına yardımcı olur.
Bir başka yaygın uygulama, konser sonrası dinlenme molası sırasında seslerini korumak için seslerini korumak içindir. Bu, kendi seslerine ve vokal sağlıklarına dikkat etmek isteyen şarkıcılar için son derece önemlidir. Ses tellerini dinlendirerek ve sıcak içecekler içerek, konser sonrası yorgunluğu azaltabilirler.
Bazı sanatçılar, konser sonrası bir rüya gibi hissettiklerini ve gerçekliği kabul etmediklerini söylerler. Sahne ışıkları, insanların çığlıkları ve müziğin ritmi, geride kalan birkaç saat süresince bir rüya gibi gelir. Bu nedenle, konserin bitmesiyle birlikte, bazı sanatçılar gerçek hayata geri dönmekte zorlanabilir ve boşlukta hissedebilirler.
Sonuç olarak, konseri bıraktıktan sonra her sanatçının yaşadığı deneyim farklı olabilir. Kimi dinlenirken kimi düşünmeye dalar, kimi mutluluğu hissederken kimi hüzünlenir. Ancak genel olarak, konser sonrası şartlarına dikkat ederek ve kendilerine zaman ayırarak, sanatçılar sağlıklı bir şekilde bir sonraki performanslarına hazırlanabilirler.
Müzyisyenler yeni kariyer alanları aramaya başlar.
Son zamanlarda, birçok müzisyen geleneksel müzik kariyerlerinin dışında yeni fırsatlar aramaya başlamıştır. Artan rekabet ve dijital dönüşüm nedeniyle, birçok müzisyen alternatif gelir kaynakları bulmak için çaba harcamaktadır. Bazıları podcast sunuculuğu yapmayı tercih ederken, bazıları eğitim videoları çekmeyi seçmiştir.
Ayrıca, sosyal medyada etkileyici bir varlık oluşturarak para kazanma fırsatı da müzisyenler arasında popüler hale gelmiştir. Youtube kanalları açarak, sponsorluk anlaşmaları yaparak veya online konserler düzenleyerek gelir elde etmek artık mümkün hale gelmiştir.
- Bazı müzisyenler müzik ekipmanları üzerine blog yazmaya başlamıştır.
- Diğerleri ise müzik prodüksiyonunda uzmanlaşarak stüdyo teknisyenliği yapmaktadır.
- Hatta bazıları müzik terapi alanında çalışarak farklı bir kariyer yolu seçmiştir.
Gelecekte, müzisyenlerin klasik kariyer yollarının dışında daha yaratıcı ve çeşitli kariyer seçenekleri keşfetmeleri beklenmektedir. Müzik endüstrisindeki değişimlerle birlikte, müzisyenlerin de adaptasyon yeteneklerini geliştirmeleri ve yeni fırsatlara açık olmaları gerekmektedir.
Daha fazla stüdyo kaydı yaparak albümlerini yayınlamaya odaklanırlar.
90’lı yıllarda rock müzik endüstrisi, stüdyo kayıtlarının önemini iyice kavramıştı. Mega stüdyoların kapıları sanatçılara sonuna kadar açılmış, kaset ve CD’ler üzerinden milyonlarca satış yapılıyordu. Ancak teknolojinin gelişmesiyle birlikte dijital platformlar yaygınlaştı ve müzik dinleme alışkanlıkları değişti. Bu durumda rock müzik grupları albüm yapım süreçlerine daha fazla önem vererek stüdyo zamanlarını artırmaya başladılar.
Sürrealizm akımının etkisi altındaki Pink Floyd, stüdyo kayıtları sırasında deneyler yaparak yepyeni sesler keşfetmeye başladı. Albümlerinde kullanılan enstrümanlar ve prodüksiyon teknikleri, dinleyicilere eşsiz bir deneyim yaşatmıştı. Aynı şekilde Radiohead de stüdyo çalışmalarına önem veren gruplardan biri oldu. Yıllar içinde soundlarını sürekli evirerek farklı tarzlara yöneldiler ve klasikleşen albümler ortaya koydular.
Bu süreçte rock müzik grupları, albümlerini daha detaylı bir şekilde düşünerek müzikseverlerle buluşturmayı hedeflerler.
- Müzik tarihinin en ikonik albümleri, uzun stüdyo günlerinin ürünüdür.
- Prodüksiyon aşamasında yapılan ince detaylar, dinleyicilere derin bir deneyim sunar.
- Rock müzik endüstrisi, stüdyo kayıtlarının önemini hiçbir zaman yitirmeyecek gibi görünüyor.
Ses mühendisliği, prodüktörlük veya müzik eğitmenliği gibi bağlantılı işleri düşünurler.
Ses mühendisliği birçok müzisyen ve prodüktör için önemli bir kariyer seçeneğidir. Ses mühendisleri, stüdyoda kayıt yapmak, ses düzenlemek ve miksaj yapmak gibi işleri üstlenir. Aynı zamanda konserlerde ses sistemlerinin kurulmasına da yardımcı olabilirler.
Prodüktörlük ise müzik dünyasında en önemli rollerden biridir. Müzik prodüktörleri, sanatçılarla birlikte çalışarak şarkıların kaydedilmesi ve düzenlenmesi sürecinde yönlendirme yaparlar. Ayrıca albümün genel soundunu da belirleyen prodüktörler, müzik endüstrisinde kilit bir role sahiptir.
Müzik eğitmenliği ise genç yeteneklere müzikal becerilerini geliştirme konusunda rehberlik eden kişilerdir. Müzik eğitmenleri, enstrüman dersleri vermekten koro çalışmalarına kadar geniş bir yelpazede faaliyet gösterebilirler.
- Ses mühendisliği
- Prodüktörlük
- Müzik eğitmenliği
Ses mühendisliği, prodüktörlük veya müzik eğitmenliği gibi kariyer seçenekleri düşünenler için müzik endüstrisinde büyük fırsatlar sunmaktadır. Her biri alanında uzmanlaşmış uzmanlar tarafından eğitim almak, gelecekte başarılı bir kariyer için önemli bir adımdır.
Müzik endüstrisinde farklı pozisyonlarda çalışmak için networking yaparlar.
Müzik endüstrisi, geniş bir yelpazede farklı kariyer fırsatları sunar. Bu pozisyonlardan bazıları şarkıcı, müzisyen, prodüktör, menajer ve pazarlama uzmanı gibi alanlardır. Bu pozisyonlarda çalışmak isteyen kişilerin networking yapması, kariyerlerini ilerletmelerine ve yeni fırsatlar keşfetmelerine yardımcı olabilir.
Networking, kişinin sektördeki diğer profesyonellerle iletişim kurmasını sağlar ve ilişkiler kurmasına yardımcı olur. Bu ilişkiler, iş fırsatlarına, işbirliklerine ve mentorluk olasılıklarına yol açabilir. Ayrıca, networking sayesinde sektördeki güncel gelişmeleri ve trendleri öğrenmek de mümkün olabilir.
Networking etkinliklerine katılmak, seminerlere ve konferanslara iştirak etmek ve sosyal medyayı kullanarak bağlantılar kurmak, müzik endüstrisinde farklı pozisyonlarda çalışmak isteyenler için faydalı adımlar olabilir. Bu sayede, kişinin kariyer ağı genişler ve kariyer hedeflerine ulaşma şansı artar.
- Networking, müzik endüstrisinde farklı kariyer fırsatları keşfetmek için önemlidir.
- İyi bir network, kişinin sektörde saygınlık kazanmasına ve destek bulmasına yardımcı olabilir.
- Etkili iletişim becerileri ve samimiyet, networkingde başarılı olmanın anahtarlarındandır.
Turlardan ve sahne performanslarından uzaklaşarak kendilerine daha fazla zaman ayırırlar.
Sanatçılar genellikle yoğun bir tura çıkarlar, sürekli olarak farklı şehirlerde konserler verirler ve sahne performansları sergilerler. Ancak bazı sanatçılar, bu yoğun tempodan uzaklaşarak kendilerine daha fazla zaman ayırmayı tercih ederler.
Bu sanatçılar genellikle bir süre sahne performanslarından ve turlardan uzaklaşırlar ve kendi zihinsel ve duygusal sağlıklarına odaklanırlar. Müzik yapmaya ve yeni projeler üretmeye devam ederler, ancak daha az stresli bir ortamda.
- Bazıları yoga ve meditasyon gibi teknikleri deneyebilir.
- Kitap okumak, resim yapmak veya doğa yürüyüşleri gibi aktivitelerle uğraşırlar.
- Arkadaşlarıyla ve aileleriyle daha fazla vakit geçirmek için fırsat bulabilirler.
Bu ara verme dönemi, sanatçıların ilham almalarına, yeni perspektifler kazanmalarına ve yeniden enerji toplamalarına yardımcı olabilir. Sonuç olarak, tükenmişlik hissini azaltabilir ve daha yaratıcı olmalarını sağlayabilir.
Bu konu Concertayı bıraktıktan sonra ne olur? hakkındaydı, daha fazla bilgiye ulaşmak için Concerta Beyinde Ne Yapar? sayfasını ziyaret edebilirsiniz.